Siz Nereden Bakıyorsunuz

Katıldığım onlarca seminerde bana her zaman çok çarpıcı gelen, katılımcılara da farklı bakış açısı kazandırmak adına aşağıdaki hikâyeyi anlatırım.

Bir zamanlar iki ayakkabı firması, Kuzey Afrika pazarına girmek istemiş. Bu sebeple Kuzey Afrika’da yerli kabilelerin yaşadığı bir bölgeye iki firma iki ayrı satış temsilcisi göndermiş. Her ikisi de gittikleri yer ile ilgili inceleme yapmaları, ayakkabı konusunda yerel halkın görüşlerini almaları vb konularda fizibilite çalışması yapması istenmiş. Satış temsilcileri Afrika’da yerli kabilelerin olduğu yere gitmişler. Onbeş gün süre ile burada incelemelerde bulunmuşlar. Yerli kabileleri ziyaret etmişler. Görmüşler ki burada insanlar ayakkabı giymiyorlar, yalın ayak dolaşıyor. Her iki temsilcide raporlarını hazırlayıp kendi firmalarına bu raporları iletmişler.

Fabrika temsilcilerinden bir tanesi raporunda:

“Beni buraya ayakkabı satmam için gönderdiniz fakat burada kimse ayakkabı giymiyor, buraya kadar boşuna geldim. En kısa zamanda buradan ayırılıp geri geliyorum.”

Diğer fabrika temsilcisi de raporunda diğer temsilcinin raporunun bire bir aynısını yazmış. Bir cümle hariç.

“Beni buraya ayakkabı satmam için gönderdiniz fakat burada kimse ayakkabı giymiyor, iyi ki buraya göndermişsiniz. En kısa zamanda buraya büyük bir ayakkabı fabrikası açalım.”

İki insanın tıpa tıp aynı şeye bakıp, tamamen farklı şeyler görmesini anlatan daha çarpıcı bir hikaye olamaz. “Bakış açısı” insan hayatını çok ciddi bir biçimde değiştirebilir.

Şu ihtimali düşünsenize: Emek verip de kurduğun bütün hayatın, en büyük korkuların, hayatının ortasına yerleştirdiğin temel değerlerin, en güçlü varsaydığın yanların, en büyük özlemlerin, en büyük hedeflerin ya sadece küçük bir bakış açısı farkıyla aslında hiçbir şey ifade etmiyorsa?

Bu nedenle;

“Hayatın zor şartlarına maruz kalmak; hepimiz için bir tehdit aynı zamanda bir fırsattır ilkesini kendime şiar edinmişimdir.

Haydi! Hemen Şimdi!

Hayata farklı bir yerden bakmayı bir daha deneyin.

Selam ve dua ile…