Öğretmenler Odası

Öğretmenler odasında en çok konuşulan konuların başında ücretler gelmektedir. Özellikle de son zamanlarda Öğretmen “Meslek Kanunu” ve akabinde “Öğretmen Kariyer Basamakları”. Bunların özelinde de öğretmenlere katkı sağlayacak özlük hakları. Özetle öğretmenlerin maaşlarına ne kadar katkı sağlayacağı konusu.

Şahsen her ne kadar ücretlerden çok daha önce müfredat, kazanımlar, öğrenci başarıları daha çok konuşulması istense de ekonomi herkes için önemli bir konu. Dolayısıyla özlük hakları konusunun daha çok konuşuluyor olmasına karşı çıksam da bu açıdan normal karşıladığımı da belirtmek isterim.

Öğretmenlerin kendi içerisinde ek derslerle ilgili bir konu daha var ki öğretmen arkadaşlarımızı bu konuda kesinlikle haklı görmekte olduğumu belirtmek isterim. Ancak çözüm önerisinde benimle aynı fikirde olmayan öğretmen arkadaşlarımızın da olabileceğini tahmin ediyorum. (-ki çözüm önerisini yazımın sonlarında paylaşacağım).

Millî Eğitim Bakanlığı Yönetici Ve Öğretmenlerinin Ders Ve Ek Ders Saatlerine İlişkin Kararda, (http://mevzuat.meb.gov.tr/dosyalar/469.pdf) ; öğretmen, yöneticilerin, uzman ve usta öğreticileri ile diğer görevlilerinin aylık ve ek ders ücreti karşılığında okutacakları ve okutmuş sayılacakları haftalık ders saatlerinin sayısını, ders görevi alacakların niteliklerini ve diğer hususları düzenlemektedir.

Bu kararda branş öğretmenlerinin, sınıf öğretmenlerinin, rehberlik öğretmenlerinin her birinin maaş karşılığı ne kadar alacağı, maaş karşılığını tamamlamayanların ne kadar ek ders ücreti alabileceğini açıklamaktadır.

Ancak öğretmenler odasında ek dersin farklı bir boyutunun tartışıldığına şahit oluyoruz. Branşlara göre değişen ek ders saatleri ve ücretleri.

Maaş karşılığında girilmesi gereken zorunlu ders saatlerinin branşlara göre farklılık göstermesi öğretmenler arasında tartışmalara sebep olmakla birlikte kurum içerisinde huzursuzluğa da sebep olmaktadır. Mesela; Örgün ve yaygın eğitim kurumlarının müdür, müdür başyardımcısı ve müdür yardımcıları haftada 6 saat, Okul öncesi ve sınıf öğretmenleri haftada 18 saat, Genel bilgi ve meslek dersleri öğretmenleri haftada 15 saat,  Atölye ve laboratuvar öğretmenleri haftada 20 saat, ders okutmakla yükümlüdürler.

Maaş karşılığı ders görevi, Ek ders karşılığı ders görevi, Yetiştirme ve Hazırlık kursların karşılığında alınan ücretler gibi birçok ücret çeşidi bulunmaktadır.

Bunun dışında Destekleme ve Yetiştirme Kursları (DYK), İlkokullarda Yetiştirme Programı (İYEP) (https://tegm.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/2019_05/21135108_iyep_2019.pdf),

Suriyeli Çocukların Türk Eğitim Sistemine Entegrasyonunun Desteklenmesi Projesi (PIKTES) (https://piktes.gov.tr/cms/) gibi kurslarda verilen ilave ek ders ücretlendirmesi var ki bunlar öğretmenler arasında ciddi tartışma konusu olabilmektedir. Bunun sebebi ücret verilmesinden ziyade her biri için farklı katsayılarda ücret verilmesidir.

Destek Eğitimi veren öğretmene % 25 fazla ücret verilirken, Telafi Eğitimi veren öğretmene ek ders ücretinin 2 katı ek ders ücreti verilmektedir. Çocuk Kulüpleri için yönetici ve öğretmenlere verilen ücretler ise gelire göre yönergede belirtilen oranlarda paylaşılmaktadır

Şimdi olayı özetleyerek somutlaştıralım; Aynı okulda aynı öğretmenler odasını paylaşan üç öğretmen profili düşünelim. Birisi sınıf öğretmeni, diğeri ortaokul öğretmeni (branş), diğeri de PİKTES kapsamında görevlendirilmiş öğretmen.

Sınıf öğretmen İYEP uyguluyor ek dersinin katı kadar ücret alıyor. Branş öğretmeni DYK veriyor ek ders ücretinin iki katını alıyor. PİKTES çalışması yapan ek ders ücretinin yaklaşık üç katı ek ders ücreti alıyor. Destek eğitimi veren ek ders ücretinin % 25 fazlasını alıyor.

Düşünebiliyor musunuz? Aynı okulda görev yapan dört farklı öğretmen dört farklı ek ders ücreti alabiliyor. Bu defa herkes çok olanı örnek göstererek neden bize de onlar kadar vermiyorsunuz? Diyerek tartışma başlıyor. Bu uygulamanın adaletsizlik ve öğretmenler arasında eşitsizlik oluşturduğuna inanlardanım.

Ek ders ücret çeşitliliği bunlarla da bitmiyor. Nöbet ücreti, Hazırlık ve Planlama Görevi ücreti, İsteğe Bağlı Ek ders ücreti, Öğrenci Sosyal ve Kişilik Hizmetleri ücreti, Aylık karşılığı ek ders ücreti… Bu kadar ücret çeşitliliği çok sağlıklı  olarak görülmemelidir.

Şimdi öğretmenlerimizin bir kısmının da karşı gelebileceğini düşündüğüm önerime geliyorum. Bu uygulamanın düzenlenmesini değil bir an önce kaldırılmasından yanayım. Aynı okul içerisinde birçok farklı uygulamalar öğretmenler arasında tartışmalar sebep olmaktadır. Bu da kurum içerisinde huzursuzluklara ve maalesef bazen de kavgalara sebep olabilmektedir.

Ek ders uygulamasının tamamen kaldırılması bu tür tartışmaları da tamamen kaldıracaktır. Öğretmenlerin girebileceği haftalık ders saati artırılabilir. 30 saat maaş karşılığı olmalı artırılması durumunda bu ders saatlerinden ilave ücret verilmelidir. Ancak burada ön şart öğretmenlerin maaşlarında ciddi artışlar sağlanması olmalıdır.

Öğretmenlerin maaşlarında ciddi artışlar muhakkak sağlanmalıdır. Zaten üniversite mezunları içerisinde en az maaş alan mesleklerden birisi de öğretmenlerdir.

Kaldı ki öğretmenlerimiz, kariyer basamaklarından en büyük beklentisi de özlük haklarında yapılacak olan iyileştirmeler olduğu da dikkate alındığında bu önerinin bir an önce gerçekleşmesi, öğretmenlerin sağlıklı bir şekilde görevlerini yerine getirme, kurum içerisinde adaleti sağlama açısından önemlidir.

Bilinmelidir ki; Zihnen eğitime odaklanmış, gündeminde ücret olmayan ve kurum içerisindeki adaletten emin olan öğretmen en iyi öğretmendir.

Yine bilinmelidir ki eğitimin kalitesinin artması sadece ücretlerin artırılması ile mümkün değildir.

Sevgide kalın, sevgiyle kalın…