Dolar 19,1863
Euro 20,8558
Altın 1.220,44
BİST 4.812,93
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Ankara 17°C
Az Bulutlu
Ankara
17°C
Az Bulutlu
Cts 16°C
Paz 20°C
Pts 21°C
Sal 15°C
02/02/2021 09:37
04/01/2021 12:59
20/08/2022 00:01
07/01/2021 16:57

Mayamızda var

A+
A-
11/02/2023 00:01
363
ABONE OL
Mayamızda var

Ülkemiz son yılların hatta son yüzyılın en büyük felaketlerinden birini yaşadı ve yaşamaya devam ediyor. Bilim adamlarınca 6 Şubatta yaşadığımız deprem, 1939 dan sonra en büyük felaket olarak tanımlanıyor.

500 kilometreden daha geniş bir alanı, 10 ilimizde yaşayan yaklaşık 13.5 milyonu direkt ilgilendiren ama dünyada etkisi itibari ile çok tartışılan bir depremi yaşadık. Hissedilmeyen bölge, hissetmeyen insanımız nerede ise yok.  Ülkemizin bu depremle birlikte 3 metre kaydığını söyleyen bilim adamları dahi oldu.

Binlerce canı yitirdik, on binlerce yaralımız var. Kaç çocuk yetim-öksüz kaldı? Kaç anne baba, biricik evlatlarını göz bebeklerini kaybetti? Kim bir daha torununun mis kokusunu içine çekemeyecek? Ateş düştüğü yeri yaktı.

Silahtan ve kalemden daha güçlü olduğuna inandığım kavli dualar yapanlarla fiili dualar yapanların adeta yarıştığı bir ülkede yaşıyoruz. Kabul etmem gerekir ki ağlamaktan kendimi zor tuttuğum hatta tutamadığım anlarım oldu.

Zor günler aynı zamanda dayanışmanın en fazla olduğu günlerdir. Dostu da düşmanı da bu zamanlarda daha net görürsünüz. Özellikle deprem, sel gibi felaketler olduğunda insanlığın ve insani değerlerin kıymeti daha iyi anlaşılır. Rengine, inancına, ırkına bakmadan insanlık yarışır bu günlerde.

Daha da doğrusu insanlığımızın rengini ortaya çıkarırız. Böyle zamanlar beyaz ve siyahın net olarak görüldüğü gri rengin hiç olmadığı zamanlardır.

Toplum olarak da bugünler de ayrışmalar yerine birlik beraberlik mesajları vermeye gayret ederiz. Medeniyet tasavvuru içerisinde yetişmiş aynı zamanda medeniyetin zirvesini yaşamış bu yüce milletin de en büyük özelliklerinden birisidir bu mesajlar.

Her yerde ve her toplumda olduğu üzere içimizde de çürük elmalar yok mu? Elbette var. Bunlar da kendi fıtratlarının gereği fitne, yalan haberlerle insanların kafalarını karıştırmak için ellerinden geleni yaptılar ve yapmaya da devam edeceklerdir. Aç gözlülükle yapılan bu ahlaksızlıkları geçtik, siyaset yapacak kadar kendini kaybetmişleri de gördük. Enkaz altında kalan insanlarla dalga geçecek kadar hayvandan aşağılaşan insan güruhunu da gördük.

Ne kadar sorumsuz insanımız var. Yaşanan felaketle ilgili devlet millet elele verip elinden geleni yapmasına rağmen öküz altında buzağı arayan öküzlerden geçilmiyor.

Evet, eksiklikler vardır, koordinasyonda sıkıntılar da olmuştur ama bunu siyasi propaganda yapmak kimin işine gelir diye düşünmekten kendimi alıkoyamıyorum. Şunu da çok iyi biliyorum ki acılarla uğraştığımız bu günlerde soygunluk yapanlar da bunu bir ganimet aracı görenler de hep aynı kişiler olmuştur. Daha doğrusu hep aynı zihniyet olmuştur. Yanlış anlaşılmasın zihniyetten kastım siyasi anlamda değildir.

Çünkü bu tür insanların siyaseti hep ganimet üzerine olmuştur. Oysa acının siyaseti olmaz. Mağduriyetten soygunluk yapılmaz. Mağduriyetten çıkar sağlanmaz.

Siz bittiniz dersiniz, biz yeniden doğarız. Nasıl dağılıp gittiniz dersiniz biz yeniden ve daha diri toplanırız. “Tank göndermeye bile gerek yok” diyerek bu aziz milletle dalga geçenlerin başlarına nasıl bela olduğuna tarih hep şahitlik etmiştir.

Yardımlaşmak mayamızda var ama bence üzerinde durmamız gereken bir şey daha var. Hep konuşup bir şeyler yapmamak da mayamızda var. Ey gafiller sizler bizi anlayamazsınız. Boşuna kafanızı yormayın.

Depremden önce hikâyesini anlatanların depremle birlikte anlatacak acıklı ve merhametli hikâyeleri oldu. Bence en önemlisi bu depremden sonra daha çok anlatacak hikâyeleri olacaktır.

Deprem için İspanya’dan gelen ekipten bir eleman anlatıyor: “Bu gıda maddelerini (etli ekmek) vermek için bizleri yolda durdurdular. Kahvaltı ve tatlılar için para ödememize izin vermiyorlar. Buradaki bütün insanlar kurtarma ekipleriyle birlikte çalışıyor. Unutmayın, asıl kahramanlar onlar. Biz sadece onların umuduyuz.”

Sahada uykusuz kaldığı halde biz daha bir şey yapmadık ki diyen görevlileri sadece bu millet de görürsünüz. Bir ninenin ineğini satarak bunu deprem bölgesine götürün diyen vatandaşı da sadece bu ülkede görürsünüz. Göçük altında ailesini beklerken görevlilere su ikram eden, onlara teşekkür etmek için acısını unutan başka bir millet göremezsiniz.

Daha düne kadar ekonomik krizden dert yananların elindekinin, evindekinin en iyisini göndermek için yarışan milleti de sadece bu topraklarda görebilirsiniz. Bu milletin mayası o kadar sağlamdır ki azınlık olan fitnecilere rağmen böyle zamanlarda tüm küskünlükleri, kırgınlıkları unutacak kadar erdemli ve basiret sahibidir.

Yapamadığımız bir şey kaldı. O da; olanlardan ve başımıza gelen musibetlerden ders almadığımızdır. Gelin bu musibeti atlatalım ve nerede hata yaptığımıza bakalım. Sorumlulara hesap soralım. Onlara gereken cezayı vermekten hiç çekinmeyelim. Ama her şeyden önce fert fert herkes kendi üzerine düşeni yapsın.

Ezgi AKGÜL’ün dediği gibi “Güzel insanlarız, defolarımıza ve firelerimize rağmen yine de çok güzel insanlarız.”

Sevgide kalın, sevgiyle kalın…

REKLAM ALANI
YORUMLAR

  1. Ali Çevik dedi ki:

    Değerli başkanım,
    Yazınızı her zaman olduğu gibi dikkatlice okudum. Düşüncelerinize ve söylediklerinize aynen katılıyorum. Bu necip millet Allah’ın inayetiyle bu felaketi de atlatacak, bu yaraları en kısa sürede el birliğiyle saracaktır. Bu acı günümüzde birlik beraberlik içinde olmamız önem taşımaktadır. Bunun yanında yardım tırlarını soyan, soymaya kalkan hainlerini de gördük. Güvenlik güçlerimiz gereğini yapmaktadır. Gün beraber olma zamanıdır. Devlet millet el ele en iyisini yapmaya çalışıyor. Sıcak evinde, sıcak bürosunda oturup çayını kahvesini içip eleştirmek en kolay şey. Bu gün yaralarımızı sarma günüdür.
    Saygılarımla
    Ali Çevik

  2. İ. Yıldız dedi ki:

    Allah milletimizin birlik ve beraberliğine zeval vermesin inşallah

Maç Sonuçları & Canlı Skor ortaklığıyla sunulmaktadır.
Eğitim Ciddi iştir